EOS (Eozinofil)
Vücutta eozinofil (EOS) seviyesinin yükselmesi, genellikle vücudun alerjik reaksiyonlar veya enfeksiyonlarla mücadele ettiğini gösterebilir. Ancak, EOS seviyesinin aşırı yüksek olması ciddi sağlık sorunlarının bir işareti olabilir.
Vücutta eozinofil (EOS) seviyesinin yükselmesi, genellikle vücudun alerjik reaksiyonlar veya enfeksiyonlarla mücadele ettiğini gösterebilir. Ancak, EOS seviyesinin aşırı yüksek olması ciddi sağlık sorunlarının bir işareti olabilir.
Borderline Kişilik Bozukluğu, öz düzenleme ve duygusal dengeleme yeteneklerinde sorunlar yaşayan, düşünce ve davranışlarında istikrarsızlık gösteren bireylerde görülen bir psikiyatrik rahatsızlıktır. Bu bozukluk, kişinin düşünce yapısında, algılama biçiminde, insanlarla ilişkilerinde ve duygularında belirgin ve tekrarlayıcı problemlere neden olabilir.
Hantavirüs, kemirgenlerden insanlara bulaşan bir virüs ailesidir. Bu virüsler, farklı formlarda ortaya çıkabilir ve bölgesel olarak çeşitli sendromlara neden olabilir. Amerika’da Hantaan virüsü olarak adlandırılan yeni dünya hantavirüsü, Avrupa ve Asya’da ise böbrek sendromu ve hemorajik ateş gibi durumlara yol açan eski dünya hantavirüsleri olarak bilinir. Hantavirüs, özellikle koronavirüs pandemisi sırasında dikkat çekmeye başlamıştır. Çin’de bir hastanın hantavirüs enfeksiyonu nedeniyle yaşamını yitirmesi, bu virüsün bilinirliğini artırmıştır.
Tourette sendromu, nörolojik bir hastalık olup tekrarlayıcı tiklerin ortaya çıktığı bir durumdur. Bu tikler, genellikle istemsiz hareketler veya sesler şeklinde ortaya çıkar. Tourette sendromu olan kişiler, göz kırpma, omuz silkme, istemsiz sesler çıkarma veya bazen rahatsız edici ve uygunsuz sözler söyleme gibi tikler sergileyebilirler.
Anafilaksi, hayati tehlike arz eden ciddi bir alerjik reaksiyondur ve hızla tedavi gerektirir. Bu reaksiyon, bir alerjik kişinin maruz kaldığı bir alerjen (örneğin, yer fıstığı, arı sokması gibi) sonrasında aniden başlayabilir, bazen saniyeler içinde bile ortaya çıkabilir. Anafilaksi, bağışıklık sisteminin aşırı tepkisi sonucu oluşur. Bu tepki, vücuttaki kimyasal maddelerin ani salınımına yol açar. Bu durum,
Vücutların soğuğa verdiği tepki, kişiden kişiye değişebilir ve bazı insanlar soğuk havalara karşı daha hassas olabilirler. Bu durum, soğuk intoleransı olarak adlandırılır. Eller ve ayakların üşümesi de bu durumla ilişkilendirilebilir. Bazı insanlar, özellikle ayakları olmak üzere vücutlarının belirli bölgelerinde sürekli bir üşüme hissi yaşayabilirler. Soğuk bir ortama maruz kaldığınızda, kan damarlarının bu bölgelerde daralması ve kan akışının azalması nedeniyle bu durum ortaya çıkabilir. Ayak üşümesi genellikle geçicidir ve genellikle ciddi bir sorun oluşturmaz, ancak bazen daha fazla sağlık sorununa işaret edebilir.
Hermafroditizm veya interseks durumu, cinsiyet özelliklerinin tipik olarak erkek veya kadın cinsiyetine özgü olmaması durumunu ifade eder. Bu durum, bireylerde cinsel organlar, hormonal yapılar ve dış görünüşlerin, genellikle tipik bir erkek veya kadın cinsiyetinin sınırları içinde olmayacak şekilde çeşitli kombinasyonlarda bulunmasıyla ortaya çıkar. Hermafroditizm, genellikle doğumda fark edilebilir, ancak bazı durumlarda ergenlik dönemine veya sonrasına kadar belirgin hale gelmeyebilir.
Fibroadenom, genellikle kadınlarda görülen ve memede gelişebilen bir tür iyi huylu tümördür. Bu tümör, nadiren erkeklerde de ortaya çıkabilir ancak kadınlarda daha sık rastlanır. Fibroadenomlar genellikle ağrısızdır ve cildin altında rahatça hareket edebilirler.
K vitamini vücutta önemli bir rol oynar; kanın pıhtılaşmasında ve kemik sağlığında hayati bir görevi vardır. K1 ve K2 olmak üzere iki temel türü bulunan bu vitamin, çoğunlukla yeşil yapraklı sebzeler ile hayvansal kaynaklı yiyeceklerde bulunur. K vitamini eksikliği, pıhtılaşma bozukluklarına, aşırı kanamaya ve kemik sağlığı problemlerine yol açabilir. Özellikle yeni doğan bebeklerde ve bazı
Amino asitler, canlı organizmalar için hayati öneme sahip olan bileşiklerdir. Genellikle protein sentezi için kullanılır ve bu, yaşamın devamı için temel bir süreçtir. Proteinlerin farklı amino asit dizilimleri, onların şekillerini ve fonksiyonlarını belirler. Kırmızı et, tavuk, balık ve soya fasulyesi gibi protein açısından zengin gıdalarda bol miktarda bulunurlar. Bu amino asitler, kompleks protein yapılarının oluşturulmasında temel yapı taşlarıdır.